Metal yansıtıcı kaplamalar, yüksek yansıtma ve geniş bir spektral aralığın avantajlarına sahiptir ve tipik olarak tek bir metal tabakadan oluşur. Bu yansıtıcı kaplamaların prensibi ışığın yansımasına dayanmaktadır. Işık metal yüzeye çarptığında, olay ışığı metal tabaka tarafından orijinal ortama geri yansıtılır, böylece ışık yansıması elde edilir. Bu kaplamaların avantajları basit üretim süreçleri ve geniş bir operasyonel dalga boyu aralığı içerir. Ancak, aynı zamanda daha yüksek ışık kaybının dezavantajına sahipler ve yansıtma son derece yüksek olamaz.
Metal yansıtıcı kaplamalar, metallerin genel olarak büyük sönme katsayılarını kullanır. Metale giren ışığın genliği hızla zayıflatır, ışık enerjisini azaltır ve yansıyan ışık enerjisini buna karşılık arttırır. Bu nedenle, büyük sönme katsayılarına ve kararlı optik özelliklere sahip metaller genellikle alüminyum, gümüş, altın ve bakır gibi metal yansıtıcı kaplamalar için malzeme olarak seçilir.
Bu metaller havada oksidasyona oldukça eğilimli olduğundan, koruyucu bir tabaka genellikle kaplamanın dışına eklenir. Ortak koruyucu malzemeler arasında silikon monoksit (SiO), magnezyum florür (MgF₂), silikon dioksit (SiO₂) ve alüminyum oksit (Al₂O₃) bulunur.